Sporun Erkeklik Hormonuna (Testosterona) Katkısı
Yayın Tarihi: 29.12.2017 18:42:00
Değerli Boxer Okuyucuları,
Sizinle tanışmamıza vesile olan Boxer Dergisi'nin bu 112. sayısında dopdolu içeriğe; spor, fitness ve atletizme dair güncel, doğru ve yararlı bilgiler paylaşarak katkıda bulunacağım.
Atletizmle başlayan spor aşkımı fitness ile harmanladığım bu 16 senelik sportif serüveni tam 11 uluslararası sertifika, profesyonel fitness danışmanlığı ve müsabakalarla geride bıraktım.
Artık sportif kariyerimi sizlerle bu tecrübelerimi paylaşarak devam ettirmeyi planlıyorum.
Bu sayıda değinmek istediğim şu erkeklik hormonunu yani testosteron mevzusunu açıklamaya başlasam iyi olacak.
Size bir ipucu: Testosteron seviyenizi doğal antrenman ve organik beslenme yöntemiyle kısa sürede arttırabileceğinizi biliyor muydunuz?
Günümüzde şehirli erkeğin iş hayatında yaşadığı stres, şehir yaşamının zorlukları, düzensiz beslenme ve yetersiz uyku gibi faktörlerin cinsel gücü düşürdüğü yadsınamaz bir gerçek. Kâh sahte güçlendirici ilaçlarla kâh suni bir takım yöntemlerle tedavi edilmeye çalışılan bu hormonel problemi gidermek için en doğal yöntemi sizlere açıklıyorum.
Uykusuzluk + Bilinçsiz Beslenme + Stres = Minimum Testosteron
Yeterli Uyku + Doğru Beslenme + Stresten Uzaklaştıran Egzersiz Alışkanlığı = Maksimum Testosteron
Güzel bir uyku çekin… 22:00 - 02:00 arası fiziksel onarım, 02:00 - 06:00 arası zihinsel onarım gerçekleşir. Sabahın ilk saatlerinde, ilk fırsatta kahvaltı edin. Kahvaltı alışkanlığı bu süreçte elmas gibidir. Sofranın vazgeçilmezi ise aminoasit deposu yumurta ve elbette beyaz peynirdir. Poğaça, börek gibi unlu ve geleneksel kötü karbonhidratlı kahvaltı anlayışını unutun. Bunların dışında sizi hangi gıda tatmin ediyorsa faydalanın. Vitamininiz eksik kalırsa testosteron seviyesi yine yükselmeyecektir. Benim lügatımda diyet yok! Doğru ve natürel beslenme var...
Taklitler aslını yaşatır… Yapay ve suni olan ilaç ve gıdalar tabiatın kendisinden ilham almıştır. Gerçeği varken taklit besinlerden uzak durun.
Yemeklere isim vermeyi bırakın. Onların ismi ya proteindir ya da karbonhidrat!
Şu ana dek fazlasıyla kendine güvenen sözlerim, yüksek testosteron seviyemin bana verdiği yetkiyle kâğıda döküldü. Umarım üslubum size fazla aykırı gelmemiştir.
Devam edelim...
Kaslı olmak yalnızca iyi bir façanız olması anlamına gelmez. Kas eksikliği testosteron eksikliği ile paralel gerçekleşebilir.
Spor salonuna gidin. Yanınıza o üç şeyi almayın...
1) Stres Unsurlarınız
2) Problemleriniz
3) Cep telefonunuz
Bunları bırakın ki içeride sizi rahatsız edecek bir şey kalmasın. Merak etmeyin… Onlar sizi kapının dışında bekliyor olacak.
Spor alışkanlığını da edinmiş olduk. Hep testosteron seviyesi dedik ya… Peki salonun içinde özellikle hangi egzersizler bu seviyeyi arttırmamızı sağlar?
Örneğin 'İnterval Cardio İdmanı'... İsmi karışık gelebilir. Ancak yapılışı son derece basittir. Koşu bandına çıktığınızda nabzınızı yükseltip düşürmeniz ve bunu belli periyotlarla tekrar etmeniz, egzersizin esasıdır. Buradaki asıl amaç, bacak adelelerini yani vücudun ana kasları sayılan ve bedenimimizdeki dev kas grubunu bacak egzersizleri ile çalıştırarak beygir gücünüzü arttırmaktır. Böylece vücudunuz kısa sürede tüm enerjiyi harcayabilme yeteneği kazanır. Bacak hareketlerine bir alternatif olarak 'Squad'ı yani ayaklar üstünde çöküp kalkma hareketini ekleyebiliriz.
Sonuç olarak o gün hangi egzersizi yapacak olursanız olun, en başta 3 set Squad ile başlamanız hem ısınmanızı sağlayacak hem de testosteron seviyenizi arttıracaktır.
İşte size ilaçsız, yan etkisiz ve doğal testosteron arttırma önerileri… İşte size spora başlamanız için bir neden daha...
Teriniz hiç soğumasın.
PAYLAŞ