Kendi vücudunuzu keşfedin. Başarıyı tesadüfe bırakmamış olacaksınız...
Antrenörün yanına gidip sihirli reçete istemekten vazgeçme zamanı. Çünkü bir hoca, size belli bir zaman aralığı sonunda, ve ancak sizi tanıyabildiği ve çözümleyebildiği kadar öneride bulunup, program hazırlayabilir. Tüm iyi niyetini bir araya getirse de, ortaya mutlaka eksik bir tablo çıkacaktır.
İnsan vücudunu ele aldığımızda, kimi adele yapısı az tekrarlara, kimi adele yapısı çok tekrarlara cevap verir. Bazısı standart bir mekaniğe sahipken, bir diğeri olağan dışı bir antrenman programına ihtiyaç duyar. Deneme yanılma yöntemi ile kendinizi keşfe çıkın. Hatta hocanızdan önce hocanız olun. En doğru ve size en uygun programı biçimlendirirseniz, vücudunuzu da daha kolay yoldan ve gereksiz efor harcamadan biçimlendirebilirsiniz.
Salonda eski bir arkadaşınıza rastladınız. Biliyorsunuz ki senelerini bugün onda gördüğünüz vücuda sahip olmaya adamış, ve bugünlere gelmiş. Onun programını taklit etmek, sizi kısa yoldan iyi vücutlu biri haline getirmeyecektir. Bu şekilde bir program, yalnızca beyhude bir girişim ve hatta vakit kaybı olacaktır. Biraz şanssızsanız, sakatlanmanız da cabası...
Standart programlar, şablonlar mevcuttur. Her ne kadar kabul görse de kimi yöntem ve tekrarlar, siz sportif faaliyeti yaşam tarzı haline getirin ve kalıcı olmak için kendinizi keşfedin. Vücut yapınızın bu şablonlara karşılık vermesini bekleyerek zaman kaybetmeyin.
Sizinle bir anahtar kelime paylaşacağım; ADAPTASYON...
Hep aynı hareketleri tekrar ederseniz, vücut gelişiminiz sağlanmaz! Adaptasyona önleyin… Buna engel olun! Alternatif hareketleri programınıza dâhil ederek vücudunuzun ezberini bozun. Örneğin, bacak idmanını kesinlikle atlamayın. Aksi takdirde omuzlarınız ve kollarınız diğer kas gruplarınız beklediğiniz gelişmeyi göstermeyecektir.
Deneysel yaklaşın, vücudunuzu test edip durun! Tekrar, tekrar ve tekrar... Ta ki egzersiz programınızı oturtana kadar...
'Önce emniyet sonra hareket.' Kesinlikle bir hareketin yapılış biçimine dair doğru stili öğrenin. Yoksa yarar değil zarar görürsünüz.
Ayakta ağırlık kullanılarak gerçekleştirilen hareketler yerine oturarak yapılan alternatifleri değerlendirin. Uzmanınıza danışırsanız yardımcı olacaktır. Belinizin incinmesini istemeyiz, aman dikkat!
Set aralarınız bir dakikayı aşmasın. Hoş sohbet hayatımızın vazgeçilmezlerinden, farkındayım. Ama terinizi soğutmaya değmez. Salondan çıkınca bitki çayı içerken kaldığınız yerden devam edersiniz. Konuşarak fit kalmak gibi bir mucize beklemiyorsunuz herhalde!
Özellikle belirtmek istediğim bir genel hata var ki, karın serilerinde çok sık rastlıyoruz.. Belirli bir düzen oturtmaya kalkıştığınızda karın bölgesi beklediğiniz gelişmeyi sergilemez. Karın serilerini rastlantısal hale getirin, tabir-i caizse çorba yapın. Sıralama, düzen ve tekrarları aynı şekilde uygulayıp durmayın.
Deadlift ve Squat hareketlerine özellikle değinmek istiyorum. Bel sakatlanmaları hususunda korkulu rüya! Bu hareketleri yapacağınız günlerde belinizi mutlaka ısıtın. Size uygun kilolardan bile aşağıda kilolar tercih edin. Zamanla optimal kiloyu tespit edersiniz. Belinizi zorlamaya hiç gerek yok.
Mükemmel vücudu size sunacak kişi yine sizsiniz... Bu konuda size verebileceğim en anahtar tüyo, kendinize şu üçgeni kurmanız yönünde olacaktır...
EV İŞ SPOR SALONU
Bu üçgenin rotasyonu aynı güzergah içinde olmalıdır. Aksi takdirde düzenli spor alışkanlığı kazanmanız zorlaşır. Aynı zamanda salonda kendinize bir idman partneri edinin. Bu da gelişiminizi hızlandıracak bir diğer unsurdur. Sürekliliğinizi belirleyici süre, spora başladığınız ilk aydır. Bu süre içerisinde sportif kariyeriniz ya bir hevese dönüşüp mazide kalmış olacak ya da kalıcı olacaktır. Adele ağrılarınıza direnin, pes etmeyin.
Bir diğer anahtar kelime 'intihar'. Sert görünüyor olabilir, ama kimi insan, günlük beslenmesine aykırı biçimde saatlerce spor yaparsa kesinlikle zarar görür. Geçtiğimiz senelerde spor salonu kapısında hayatını kaybeden meşhur bir işadamı geride gözü yaşlı yakınlarını bıraktı. Egzersiz şiddetinizle beslenme programınızı paralel ayarlayın. Aşırıya kaçmayın. 'Az yiyip çok spor yapmalıyım' düşüncesi nereden baksanız intihardır. Su ya da kas kaybederek kilo vermenin hiçbir yararı yoktur. Daha sonra bu kaybettiğiniz kiloları geri verilmez biçimde ve fazlasıyla geri alırsınız. Aman dikkat! Egzersiz programınız sürekli ve istikrarlı yapabileceğiniz şekilde olsun.
Benim antrenman programım 45 dakikadır. 46'yı salonda beni tanıyan kimse görmemiştir. Şayet maksimum ağırlık idmanı yapmışsam, peşine cardio eklediğim günler 1 saate çıkar. Burada vurgulamak istediğim şey, biraz daha vaktiniz var diye biraz daha spor yapmanın anlamsız oluşudur. Düzenli olun. Dinlenmek de spora dâhil bir hareket türüdür.
İdman ekipmanlarına değinmeden geçmek olmaz...
Eldiven: Terlememeyi planlamıyorsunuz değil mi? Spor bu en nihayetinde.. Tuttuğunuz barın terli ellerle kayma olasılığını göz önünde bulundurun. Bir de ağırlık fazlaysa, kaza olasılığınız artar.
Doğru Ayakkabı: Ağırlık idmanlarınızda alçak tabanlı ve esneme yeteneği kuvvetli ayakkabılar tercih edin.
Dar Kıyafetler!: Uzak durun. Adeleye kan pompalanması lazım. Dar kıyafetler vücut hatlarınızı gösterince bu hoşunuza gidiyor olabilir. Ama sağlıksız...
Taze Kıyafetler: İki gün üst üste aynı kıyafetle spor yapanların farkındayım. Sebebi ne olursa olsun bunu yapmamaya özen gösterin. Milyonlarca bakteri sonucu deri hastalıklarına yakalanmak, sağlık ve iyi görünüş için spor yapmakla hiç bağdaşmıyor!
Spor yapan zihniyete ve size olan sevgimden yine bir araya geldik. Her sayıda size ulaşacak olmak bana heyecan veriyor. Bilgi ve tecrübelerimi yararınıza sunmak için hep aynı duygularla sabırsızlanıyorum.
Teriniz hiç soğumasın...