Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda düzenlenen ilk toplantı ile 2025 yılı asgari ücret tespit süreci resmen başladı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ve TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar'ın katılımıyla gerçekleşen toplantıda, henüz bir rakam üzerinde konuşulmadı. Ancak tarafların sürece dair beklentileri ve asgari ücretin belirlenme metodolojileri hakkında bilgiler verildi.
İlk toplantının ardından duyurulan ikinci toplantı tarihi, 16 Aralık olarak planlandı. Bu toplantının da yine Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda yapılacağı belirtildi. İkinci toplantıda, işçi, işveren ve hükümet temsilcileri arasında asgari ücretin rakamı konusunda daha yoğun müzakerelerin beklendiği ifade edildi.
Asgari ücretin belirlenmesinde ekonomik göstergelerin büyük önemi var. Enflasyon oranları, işsizlik maaşı, kıdem tazminatı gibi birçok ölçüt asgari ücretle doğrudan ilişkilendiriliyor. Ayrıca, asgari ücret düzeyinin iş gücü piyasası üzerindeki etkileri, işveren maliyetleri ve sosyal güvenlik primleri gibi faktörler de göz önünde bulunduruluyor. Tüm bu ölçütler, asgari ücret üzerine yapılan tartışmalarda kritik bir role sahip.
Toplantılarda sadece işçi ve işveren temsilcileri değil, aynı zamanda çeşitli ekonomist ve sosyal politika uzmanları da görüşlerini dile getiriyor. İşçi temsilcileri genellikle daha yüksek ücretler talep ederken, işverenler maliyetler ve uluslararası rekabet koşullarını göz önünde bulundurarak daha mütevazı artışlar önermekte. Hükümetin rolü ise genellikle ara bulucu olarak öne çıkıyor ve her iki tarafa da makul bir zeminde anlaşma sağlanması için çalışmalar yürütülüyor.